Bu ülke neler çekti. Başbakan siz bilmezsiniz diyor gençler. Evet bilmiyoruz yaşamadık o günleri ama biz bu günleri yaşıyoruz ve bu ülkenin evlatları olarak kendi geleceğimizi seçme imkanı istiyoruz. Biz internette dolasıya dolaşmak, sokakta istediğimiz gibi el ele kol kola gezmek istiyoruz. Biz beraber mutlu olmak istiyoruz.
Bu ülkenin seçim sıkıntısı aslında çok basit. İnsanlarımız halkımız particilik mantığıyla hareket ediyor. Parti başında kim varsa ülkeyi yönettiği gibi her mahalleyi her beldeyi yönetiyor sanıyor. Şunu anlamalıyız ki particilikle sadece sempatizanlıkla ülkeler gelişmez! Eğer ülkenin gelişmesini istiyorsak önce ülkemize sahip çıkmalıyız, sonra ülkemize hizmet verecek kişileri doğru seçmeliyiz.
Bana sorarsanız eğer bir oy kullanacaksanız oyunuz size hizmet edecek birisine gitmeli. Hizmet etmesinin önüne hiç bir maninin geçmeyeceği birini seçmeliyiz. Mani derken nasıl birsey diye soruyorsanız eğer; mevkiye sahip olduğunda bu insana hiçbir fayda sağlamamalı o koltuk, koltuğu kullanarak işine iş aşına aş cebine para koymamalı. Yani ticaretle gibi üretim-satış gibi meslek sahipleri bu mevkileri kendileri lehine kullanma imkanları var, bu da ne kadar dürüst ve doğru olsada insan bazen aklını çelebiliyor ki işte bu yüzden oyunuzu verirken ince eleyip sık dokumalıyız. Oyumuzu verdiğimiz kişi sadece halka hizmeti düşünmeli, halkı anlayan sorunlarını çözebilecek fikre sahip olan kişilerden olmalıdır.Oyunuzu satmayın! Neden oyumuzu satmamalıyız. Çünkü sana oy için birseyler veren insan senden aldığı oylar sonrasında verdiğinin kat ve katını senden geri alacağını bildiği için verir onu. Sen belki benden ne alıyor ki diye düsünürsün çebimden çıkmıyor ki diyebilirsin ama düsündüğünde iyi düşündüğünde her seyi anlayabilirsin!
Düsünelim mi beraber! Mesala mahalle seçiminde mahallenin dolmuscusunu seçtin, adamın 3 tane dolmusu var bu adam sana 1 verir ama dolmuş fiyatlarında oynayacağı ufacık bir zam ile bunu bir aydan daha kısa bir zamanda çıkarabilir. Mesela beldenin bilmem ne dükkancısını seçtiniz o adam diğer meslektaslarının önüne taş koyarak sizleri kendi dükkanını şeçmeye zorlayabilir yani başkanlığını kullanarak tedarikçiye belde imkanlarını senden karşılayacağı sözüyle kendine çıkar sağlayabilir. İlde tekstil devi birini getirirsin oda diğer sehirlerden tekstil ürünlerine ambarga koyabilir bölgesel diğer tekstilcilere hükümetin olanaklarını kullanarak baskı ve zorlamalar ile bazı zorunluluklar getirerek maaliyetlerinin artmasına ve onunla piyada savaşma imkanı bırakmayabilir. Ülke seçersin uluslararası bir logistik firma sahibini ülkeler arası ticarete hem ambarga hem yasak koyar ama kendisi buna tabii olmaz tabi. Ve düşündüğümüzde bunun gibi binlerce seçenek gelebilir aklımıza.
Oy kullanın ama size hizmet etmeye hevesli ve ülkesi için kendi varlıklarından vazgeçmiş olanları seçin. Mevkisinden çıkar sağlayacak değil orada hizmet edebilecek, para kaybetme imkanı olmayan baskılara boyun eğmeyecek kişileri seçin..
0 yorum:
Yorum Gönder